
Benim neden
yıldığıma gelirsek, inanın bilmiyorum. Yani bence evde zamanımı iyi idare
ediyorum. İlk günler sosyal medyada fellik fellik gezerken, şimdi gün içinde
azıcık, geceleri uyku tutmayınca yorgan altında ünlüleri stalklayıp, çıkan fragmanlar izlemece haricinde pek telefonu elime almıyorum. Dizi film çılgınlar gibi
izliyordum, son iki gündür onu da yapmıyorum. Bazen bir şeyler izlemek beni yoruyor. Öyle zamanlarda çay koyup pencereden
gökyüzüne bakıyorum. İyi geliyor. Kuşlar, bulutlar, göz kamaştıran güneş…
Gerçi geçen hafta hava yağmurluydu. Olsun yağmuru izlemek bile güzel.
Yani temelde, yılmak için hiçbir sebebim yok.
Ne diyebilirim ki? İsyankar ve memnuniyetsiz bir insanım. Beni mutlu eden saçma sapan küçük şeyler de genelde diğer insanları mutlu etmez. Bir şekilde yine genelden farklıyız işte. Nazar boncuğu olsun.
Yani temelde, yılmak için hiçbir sebebim yok.
Ne diyebilirim ki? İsyankar ve memnuniyetsiz bir insanım. Beni mutlu eden saçma sapan küçük şeyler de genelde diğer insanları mutlu etmez. Bir şekilde yine genelden farklıyız işte. Nazar boncuğu olsun.
Yeni hobim, güldüğüm twitleri kankilerime atmak. Twitter kullanmayanlara da ekran fotoğrafı çekip atıyorum. Hem ihtiyacım olan boş muhabbet ihtiyacını karşılamış oluyorum hem de değer verdiğim insanlar az da olsa tebessüm etmiş oluyor (umarım öyledir yani). Allah herkese benim gibi kanki versin.
Bu arada ilk yazıda
başlık başlık ilerlemişiz yine o şekilde devam edelim. Buyurunuz ilk konumuz: